21 Şubat 2006

ÇALINMIS AŞKIM, ÇALINMIS YAŞANTIM

Kim dediyse de o iki büyülü sözü

Nasıl anlattın bana bizim çocukluk hikâyemizi?
Nasıl anlattın bana beni bırakıp koyuverişini?
Sanki teşekkür bekledin benden...
Beni zorla kollarından ayırıp ötelere gönderdiğinde,
Ben her şeyimle kendimi sana bırakmışken,
Nasıl iteledin beni sen?..

Her geçen gün ortaya çıkan güneş ışığının kamçısıyla
Her önüme gelene şüpheyle baktım ben ömür boyu.
Kim dediyse de o iki büyülü sözü
Beynim; "Aldırma o da gider, o da iteler." diyordu.
Seneler uçtu, zaman kaydı
Sağda, solda insanlar vardı.
Zamanla isimler ve insanlar değişti;
Ama senaryo hep aynıydı.

Ben nedense o iki büyülü sözü söyleyemedim kimseye…
Nedense aşkım çalınalı çok olmuştu.
Bir yaşantı kurdum diğer insanlara bakarak,
Bir yuva kurdum, bir anne oldum: Gerdim kanatlarımı,
Bebeğimin üstüne.
Ben en iyi oyuncuydum bu yeni senaryonun içinde.

Bir varmış, bir yokmuş derken
Bebek büyüdü sağdaki soldaki diğerleri gibi,
Hayat kayıyor, bebekler büyüyordu...
Bu büyük aşkım da ötede bir şehirde
Kendini yaşantısına hazırlıyordu.
Sonunda anladım;
Çalınmış yaşantım, çalınmış aşkım.

Seneler sonrası sobe der gibi rahatça,
Bana aşkı anlatıyorsun, bana aşktan bahsediyorsun.
Oysa senin senaryon da belli;
Senin sağında, solunda olanlar kaldı seninle belli.
Yüzün kızarmıyor bile bana yaşantımın başını hatırlatırken…
Değişik oyuncular var ikimizin kadrosunda
Çalınmış yaşantım, çalınmış aşkım.

İstesem büyük hakimlerin karşısına çıkarırdım seni,
İstesem bir bir anlatırdım bildiğim beş dilden,
İstesem seni ömür boyu mahkum ederdim,
Seni kendi yazdığın, oynadığın senaryoya...
Ben mi gittim?.. Sen mi iteledin?
Hatırladığım tek gerçek;
Çalınmış yaşantım, çalınmış aşkım.
Bir daha dönmez geriye.
20 Şubat 2006

PAPATYA

http://goktenucelmadustu.blogspot.com/

Hiç yorum yok: