
Senin şiirinin kokusu başka
Senin dilinin kelimeleri bambaşka
Senin mısralarında beni yaşıyorum
Senin şiirlerinin mısraları
"Oku beni, bırakma!" diyor
Senin şiirini okuyunca
Sanki kalbimin içinde birisi
Uzun uzun adını çiziyor bir jiletle
Öylesine sızlanıyorum önce
Seni okuyup, seni andıkça
Ama sonra elimde olmadan
Ayıklıyorum deyişlerini
Bazen coşup benleşiyor
Sadece bana yazıyorsun
Bazen de şiirin
Bütün aşıklara kapılar açıyor...
Senin şiirin nisan yağmurunu getiren
Senin mısraların beni neşelendiren
Hani bana sormuştun ya bir keresinde
"Mutlu musun?" diye...
Bil ki senden gelen bir mısra da olsa
Bir dört hecelik söz de olsa
İşte o, beni mutlu eden!
Biraz yağmur ,biraz güneş
Biraz çiçek, biraz yaban kuşları
İşte bizim mutluluğumuzu getiren
Bizimkisi ayrılıktan, yalandan öte
Kıskançlığı tanımayan, güvenli
Sıkı mı sıkı bir bağlanış…
Ruhum ruhuna akmamışsa
Sabah günaydın diye
Güneşi sunmadıysan
Bana çiçekleri, kuşları anlatmazsan
Sanır mısın döner bu dünya?
"Sen geldin hayatıma tam kırk yıl sonra
Sana en çok ihtiyacım olduğu anda."
Demiştin, demiştin ya hiç sormadın
"Sen şimdiye kadar yaşıyor muydun?"
Senden seni taşıyan deyişler
Girmezse bu zamana
"Bu alemden bana ne?"
24 Nisan 2006
PAPATYA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder